GÜNDEM
Cem Garipoğlu’nun Annesinden Dikkat Çeken Sözler: ‘Nagihan Hanım’a Acıyın’
Münevver Karabulut’un katili Cem Garipoğlu’nun mezarı açıldı ve cesetten alınan DNA örnekleri, Garipoğlu ailesinin DNA profili ile tam uyumlu çıktı. Adli Tıp Kurumu’nun sunduğu DNA raporlarının ardından Cem Garipoğlu’nun annesi Tülay Garipoğlu’ndan yeni bir açıklama geldi. Açıklamasında anne Nagihan Karabulut’a atıfta bulunan Garipoğlu, “İki taraf da farklı acılarla yandı. Bana değilse de Nagihan Hanım’a acıyın lütfen” ifadelerini kullandı.
Adli Tıp’tan gelen sonuçlar doğrultusunda, Cem Garipoğlu’nun mezarından çıkarılan cesedin, anne ve babasının DNA profilleriyle bire bir eşleştiği açıklandı. Elde edilen bu bulguların ardından, Cem Garipoğlu’nun annesi Tülay Garipoğlu, Ekol TV’ye konuşarak, “Artık konuşulacak bir şey kalmadı diye düşünüyorum. Lütfen bize acımızı yaşama izni verin. Hem biz hem de karşı taraf, ayrı ayrı acılarla yanıyoruz. Bana değilse de Nagihan Hanım’a (Münevver Karabulut’un annesi) acıyın” dedi.
“RAPORUN İTİRAZI İÇİN BAŞVURU YAPTIM”
Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, 15 yıl önce İstanbul’da Münevver Karabulut’u öldüren ve 2014 yılında cezaevinde intihar eden Cem Garipoğlu’nun mezarından alınan örneklerin, anne ve babasının DNA’sı ile eşleştiğini açıkladı. Adli Tıp sonuçlarının, Garipoğlu’nun 2014 yılında otopsi işlemi yapılmış olan kişiyle birebir aynı DNA profiline sahip olduğunu ortaya koyduğu belirtilirken, bu gelişme kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Münevver Karabulut’un babası Süreyya Karabulut ise konuyla ilgili ilk değerlendirmesini yaptı. Karabulut, “Adli Tıp raporu henüz dosyaya girmedi, bu nedenle içeriğini tam olarak inceleyemedik. Avukatım Rezan Bey, Silivri Başsavcılığı’nın açıklamaları ve raporun sonucu hakkında beni bilgilendirdi. Adli Tıp raporuna itiraz edilmesi ve üniversitelerden, Adli Tıp Enstitülerinden yeni bir rapor alınması yönünde talepte bulundum.” dedi.
“POŞETTEKİ DNA VE PARMAK İZİ İNCELENMELİ”
Süreyya Karabulut, aynı zamanda mezardan çıkarılan kemiklere ilişkin kemik yaşı tespiti yapılmasını talep ettiğini belirtti. Mezarın içinde bulunan poşet ile ilgili de DNA ve parmak izi incelemesi için başvuruda bulunduklarını ifade eden Karabulut, “İtiraz haklarımı sonuna kadar kullanacağım. Kızımın kanının yerde kalmaması için mücadelemi sürdüreceğim.” şeklinde konuştu.